29 Kasım 2008 Cumartesi

Yalnız İnsan

Yalnız insan merdivendir
Hiçbiryere ulaşmayan
Sürülür yabancı diye
Dayandığı kapılardan

Yalnız insan deli rüzgar
Ne zevk alır ne haz verir
Dokunduğu küldür uçar
Sunduğu tozdur silinir

Yalnız insan yokki yüzü
Yağmur çarpan bir camekan
Ve gözünden sızan yaşlar
Bir parçadır manzaradan

Yalnız insan kayıp mektup
Adresimi yanlış nedir
Sevgiler der fırlatılır
Kimbilir kim tarafından

Louis Aragon

24 Kasım 2008 Pazartesi

40.YIL



Bu yıl elimi ilk tutuşunun öğretmenim oluşunun 40. yılını kutladığımız güzel insan ilkokul öğretmenim Yıldız Özel ellerini yetiştirdiğin tüm talebelerin ve evlatların adına öpüyorum.


Dünyada her şeye kıymet biçilebilir. Ama öğretmenin eserine kıymet biçilemez. (Socrates)

DÜNYANIN BÜTÜN ÇİÇEKLERİ



Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum

Bütün çiçekleri getirin buraya,

Öğrencilerimi getirin, getirin buraya,

Kaya diplerinde açmış çiğdemlere benzer

Bütün köy çocuklarını getirin buraya,

Son bir ders vereceğim onlara,

Son şarkımı söyleyeceğim,

Getirin, getirin… ve sonra öleceğim.



Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum

Kır ve dağ çiçeklerini istiyorum.

Kaderleri bana benzeyen,

Yalnızlıkta açarlar, kimse bilmez onları,

Geniş ovalarda kaybolur kokuları…

Yurdumun sevgili ve adsız çiçekleri,

Hepinizi, hepinizi istiyorum, gelin görün beni,

Toprağı nasıl örterseniz öylece örtün beni.



Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum

Ben bir köy öğretmeniyim, bahçıvanım,

Ben bir bahçe suluyorum gönlümde,

Kimse bilmez, kimse anlamaz dilimden

Ne güller fışkırır çilelerinde,

Kandır, hayattır, emektir benim güllerim

Korkmadım, korkmuyorum ölümden,

Siz çiçek getirin yalnız, çiçek getirin.



Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum

En güzellerini saymadım çiçeklerin,

Çocukları, öğrencilerimi istiyorum

Yalnız ve çileli hayatımın çiçeklerini,

Köy okullarında açan, gizli ve sessiz,

O bakımsız ama kokusu eşsiz çiçek.

Kimse bilmeyecek seni, beni kimse bilmeyecek

Seni, beni yalnızlık örtecek, yalnızlık örtecek.



Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum

Okulun duvarı çöktü altında kaldım,

Ama ben dünya üstündeyim, toprakta.

Yaz kış bir şey söyleyen sonsuz toprakta,

Çile çektim, yalnız kaldım, ama yaşadım.

Yurdumun çiçeklenmesi için, daima yaşadım,

Bilir bunu bahçeler, kayalar, köyler bilir.

Şimdi ustum, örtün beni, yatırın buraya,



Dünyanın bütün çiçeklerini getirin buraya.

Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum

Afyon ovasında açan haşhaş çiçeklerini,

Bacımın suladığı fesleğenleri,

Köy çiçeklerinin hepsini, hepsini,

Avluların pembe entarili hatmisini,

Çoban yastığını, peygamber çiçeğini de unutmayın,

Aman Isparta güllerini de unutmayın,

Hepsini, hepsini bir anda koklamak istiyorum

Getirin, dünyanın bütün çiçeklerini istiyorum.



Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum

Baharda Polatlı kırlarında açan,

Güz geldi mi Kop dağına göçen,

Yürükler yaylasında, Toroslarda eğleşen,

Muş ovasından, Ağrı eteğinden,

Gücenmesin, bütün yurt bahçelerinden

Çiçek getirin, örtün beni,

Eğin türkülerinin içine gömün beni.



Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum

Ben mezarsız yaşamayı diliyorum,

Ölmemek istiyorum, yaşamak istiyorum,

Yetiştirdiğim bahçe yarıda kalmasın,

Tarumar olmasın istiyorum, perişan olmasın,

Beni bilse bilse çiçekler bilir dostlarım,

Niçin yaşadığımı ben onlara söyledim,

Çiçeklerde açar benim gizli arzularım.



Ceyhun Atuf KANSU


--------------------------------------------------------------------------------

20 Kasım 2008 Perşembe

Dost Kalemler

NEDEN

Neden güvenmezsiniz gözlerinize
Sevmeyi nasıl unutursunuz
Bu kadar mı zor içten olmak
Nasıl kıyarsınız benliğinize

Neden saygınız yok
Önce kendinize ve düşüncenize
Oysa meziyetler sizde başlar
Böyle sürer güzelliğiniz

Neden tedirginsiniz
Neyin savaşı bu hey heyler
Öyle asil söyleyiniz ki
Sitemleriniz bile incitmesin

Bir çaba da yok halinizde
Bu tatsız gülüş ve ifadenizle
Daha ne kadar yaşarsınız
Neden böylesiniz
Yüreğiniz kovalar siz kaçarsınız


Nevbahar ÖZEL

Dost Kalemler



güzel dostum söz artık sözün sahibinde


GÖNÜL TÂCIMIZ SEVGİYE SELÂM

Sevgi ne kadar da güzel bir kelime. Söylenişinde bile âhengi yerinde…
Yalnız dikkat edilmezse en baştaki “S” harfine, çirkin olur duyumu.
Kimi taşı taş
üstünde sürter gibi çıkarır S harfini.İşte başladı estetik bozukluklar,nerde kaldı
tatlı duyuşlar.Tabii bu inceden anlatımlar, hassaslık yoluna kurban olanlara…
aslında dünyada, sevginin ne kadar önemli olduğunu,güzel ve iyi kullanılmazsa başa ne işler açacağını algılayabilen herkes için …
Dikkat! Evet çok önemle dikkat etmek gerekiyor.Nasıl ki en baştaki S harfinden başlarsak onu güzel söylemeye, işte bir ömür itina istiyor sevgi.Söylenişinden yaşanışına, o kadar önemli.
Zaman gelir uçurur sevinçten, gül bahçesi eder yürekleri.Nasıl da güzel olur özenle donatılmış nadide bitkilerle süslü bahçeler.Sevgi bahçeleri emek ister.İçine rastgele ekim yapamazsınız.Dikenleri,ısırgan otlarını ve kötü çalıları
tutamazsınız orada.Çünkü bu çalılar arasına zamanla yılanlar akrepler
saklanır.Besleyemezsiniz onları yüreğinizde.
Papatyalarla düzenle dizayn edilmiş ferah bir bahçede, her kötü yaratık kendini hemen belli eder. Vurursunuz onu kurtulursunuz.Emeğinizin bekçiliğini iyi yaptıkça sevgi bahçenizi kolaylıkla kurtarırsınız.Açık ve mert olabilmek ne kadar da önemli değil mi…Bu güzelim bahçemiz yağmuru da güneşi de içtiğini inkâr etmez.Apaçık pırıl pırıl özenle korunduğu sürece.Yalnız böyle açık olmak çok fazla dürüstlük ,korkusuzluk, özgüven ister.
Hangimiz o kadar dürüstüz ki? Bu her gün insanı şaşırtan kafaları karmakarışık eden son teknolojiler, sözde aşma denen çizgisi belirlenmemiş gelişme arzularıyla nereye nasıl varılır rotasız gemiyle. Çıktık açık denize, gördük bir mavilik diye açalım yelkeni aman ne güzel keşif… Hani bunun pusulası, haritası, sebebi yargısı… Olur mu böyle? Ne hesapsız ne kitapsız dünya dönmez. Şu güzelim kâinatta, bizler için yaratılmış her varlığın sebebi varken, bize ne oluyor da gözü kara pupa yelken gidiyoruz.Cesarete eyvallah onsuz olmaz.Ama bu değil gidişat.Risk alıyoruz ancak uyanık inanç kavramına dair bir bilgimiz yok.
Bilinçli inançla gidilen her yolun sonu öğretir, güzeldir. Orada akıl ve gönül birdir. O yolda neticeler tecrübelerle çakılır insan yüreğine.Nereden nereye geldik.Kim kurtarabilmiş sevgiyi diyebilirsiniz.Ya da bana mı düştü bunca laf kalabalığı diyebilirsiniz.Ama bir dakika!.. diyecek gönlünüz.Bu konu dünyanın en değerli en önemli konusu.Sevgiyle ilgili son, dünyanın da sonu olacak.Her taraf yüzüne bakamadığımız insan görüntüleriyle dolacak.O zaman, dikkat etmek için çok geç kalmadan, sevginin varlığını özenle hissedelim,hem de bütün gücümüzle….Kalpler yorulmaz,gözler sevgisizlikten kör olur.Bakamaz, bulanık sular gibi görür her şeyi, yaşanmaz aşksız.
İçimizde hiç tükenmesin gönül tâcımız.

Nevbahar ÖZEL

10 Kasım 2008 Pazartesi

V.AİLE ŞURASI



Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,5. Aile Şurası'nda bir konuşma yaptı.
Başbakan Erdoğan:
5. Aile Şurası'nın verimli geçmesini temenni ediyorum. 106 Bin kişiye özürlü bakımı sağlıyoruz. Bütün bu çalışmaların aile kurumumuzun güçlemesine katkıda bulunmasını temenni ediyorum. Aile kurumunu darmadağın edecek dış baskılara karşı özgüven içerisinde olmamız gerkiyor. O bakımdan bu toplantıyı çok önemsiyorum. Bu yaklaşım artık bütün dünyada kabul görmeye başlamıştır. Gelişmiş ülkeler küçülen aile yapılarını derleyip toparlama çalışmalarına girmişlerdir. Bir keresinde Schröder bana "ne olur bize gençlerinizi gönderin Almanya'da çalışsınlar diyeceğimiz zaman yakındır" demiştir. 2038 Yılı itibarıyla Türkiye'nin nüfusu Almanya'nın durumuna gelmiş olacak. O zaman iş işten geçmiş olacak. O bakımdan her ailede üç çocuk olması gerekiyor. Biz bu devleti yönetiyorsak bunları vatandaşlara anlatmamız gerekiyor. Dünyada işsizliğin çağresi var mı? Türkiye'de işsizlik yüzde 11 civarında. Biz mevcut iş sahibi olma noktasına gelenleri iş sahibi yapma hususunda çaba gösteriyoruz. İşsizlik maaşının ödeme süresini 8 aydan arttırma konusunda çalışmalarımız var. Fondaki imkanlarımızı da nasıl artırırız? Bunun da çalışmaları var. GAP, DAP, KOP bunlar yokluğa attığımız paralar değil. Ne diyoruz? Faizle geri dönen paralar olmasın. Yatırımla geri dönen paralar olsun. Bir cazibe olsun, bir çekim alanı oluşturulsun. Bütün bunların hepsi işsiz insanlarımıza iş, aile müessesemizin güçlendirilmesine yönelik çalışmalar.

V.AİLE ŞURASI



Başbakanlık Aile ve Sosyal Araştırmalar Genel Müdürlüğü'nün her dört yılda bir gerçekleştirdiği Aile Şûrâları'nın bu yıl beşincisi yapıldı.